Skip To Content
t harfi ile başlayan Atasözleri ve Deyimler
- ta kendisi kelimesinin sözlük anlamı
- ta ki kelimesinin sözlük anlamı
- taaccüp etmek kelimesinin sözlük anlamı
- taaffün etmek kelimesinin sözlük anlamı
- taahhüt etmek kelimesinin sözlük anlamı
- taalluk etmek kelimesinin sözlük anlamı
- taam etmek kelimesinin sözlük anlamı
- taammüm etmek kelimesinin sözlük anlamı
- taannüt etmek kelimesinin sözlük anlamı
- taarruz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- taayyün etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tabak gibi kelimesinin sözlük anlamı
- tabak sevdiği deriyi taştan taşa (veya yerden yere) çalar kelimesinin sözlük anlamı
- taban çıkmak (veya girmek veya koymak) kelimesinin sözlük anlamı
- taban tepmek (veya patlatmak) kelimesinin sözlük anlamı
- taban yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- taban tabana zıt (olmak) kelimesinin sözlük anlamı
- tabana kuvvet kelimesinin sözlük anlamı
- tabana kuvvet kaçmak kelimesinin sözlük anlamı
- tabanları kaldırmak kelimesinin sözlük anlamı
- tabanları patlamak kelimesinin sözlük anlamı
- tabanları yağlamak kelimesinin sözlük anlamı
- tabancaya davranmak kelimesinin sözlük anlamı
- tabasbus etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tabi olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tabi kılmak kelimesinin sözlük anlamı
- tabi tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- tabir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tabiri (veya tabir) caizse kelimesinin sözlük anlamı
- taburcu etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tacil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- taciz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- taciz olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tacizlik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tacizlik getirmek kelimesinin sözlük anlamı
- tacizlik vermek kelimesinin sözlük anlamı
- taç giymek kelimesinin sözlük anlamı
- tadat etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tadada çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- tadilat yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- tafra satmak kelimesinin sözlük anlamı
- tafsilat vermek kelimesinin sözlük anlamı
- tafsilata girmek kelimesinin sözlük anlamı
- tagayyür etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tağşiş etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tağyir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahaccür etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahakkuk ettirmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahakkuk etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahakküm etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahammül etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahammür etmek kelimesinin sözlük anlamı
- taharet almak kelimesinin sözlük anlamı
- taharri etmek kelimesinin sözlük anlamı
- taharrüş etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahattur etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahavvül etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahayyül etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahdit etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahfif etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahkik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahkim etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahkime gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahkir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahkire uğramak kelimesinin sözlük anlamı
- tahkiye etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahlil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahlilden geçirmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahliye etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahmin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahrif etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahrik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahrik olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tahrip etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahriş etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahriş olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tahsil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahsil görmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahsis etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahta çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- tahttan indirmek kelimesinin sözlük anlamı
- tahtaya kaldırmak kelimesinin sözlük anlamı
- tahtaya kalkmak kelimesinin sözlük anlamı
- tahvil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tak etmek kelimesinin sözlük anlamı
- takaddüm etmek kelimesinin sözlük anlamı
- takallüs etmek kelimesinin sözlük anlamı
- takarrüp etmek kelimesinin sözlük anlamı
- takarrür etmek kelimesinin sözlük anlamı
- takas etmek kelimesinin sözlük anlamı
- takas tukas etmek kelimesinin sözlük anlamı
- takat getirmek kelimesinin sözlük anlamı
- takati kalmamak (veya kesilmek) kelimesinin sözlük anlamı
- takati yetmemek kelimesinin sözlük anlamı
- takatsizlik duymak kelimesinin sözlük anlamı
- takaza etmek kelimesinin sözlük anlamı
- takbih etmek kelimesinin sözlük anlamı
- takdim olunmak kelimesinin sözlük anlamı
- takdim etmek kelimesinin sözlük anlamı
- takdir etmek (veya eylemek) kelimesinin sözlük anlamı
- takdir olunmak kelimesinin sözlük anlamı
- takdirini kazanmak kelimesinin sözlük anlamı
- takdis etmek kelimesinin sözlük anlamı
- takılı kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- takılıp kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- takım tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- takım yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- takip etmek kelimesinin sözlük anlamı
- takibe vermek kelimesinin sözlük anlamı
- takke düştü, kel göründü kelimesinin sözlük anlamı
- takla atmak kelimesinin sözlük anlamı
- takla attırmak kelimesinin sözlük anlamı
- taklip etmek kelimesinin sözlük anlamı
- taklit etmek kelimesinin sözlük anlamı
- taklidini yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- takıp takıştırmak kelimesinin sözlük anlamı
- takoz koymak kelimesinin sözlük anlamı
- takrir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- takrir vermek kelimesinin sözlük anlamı
- taksi çevirmek kelimesinin sözlük anlamı
- taksim etmek kelimesinin sözlük anlamı
- taksit ödemek (veya vermek) kelimesinin sözlük anlamı
- taksite bağlamak kelimesinin sözlük anlamı
- takti etmek kelimesinin sözlük anlamı
- taktik vermek kelimesinin sözlük anlamı
- taktir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- takviye etmek kelimesinin sözlük anlamı
- takyit etmek kelimesinin sözlük anlamı
- talandan geçmek kelimesinin sözlük anlamı
- talan etmek kelimesinin sözlük anlamı
- talep etmek kelimesinin sözlük anlamı
- talep eylemek kelimesinin sözlük anlamı
- talihi yaver gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- talihin kucağına atılmak kelimesinin sözlük anlamı
- talihine küsmek kelimesinin sözlük anlamı
- talik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- talim etmek kelimesinin sözlük anlamı
- talim etmek kelimesinin sözlük anlamı
- talimat vermek kelimesinin sözlük anlamı
- talip (veya talibi) çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- talip olmak kelimesinin sözlük anlamı
- talkın vermek kelimesinin sözlük anlamı
- taltif etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tam adamına çatmak kelimesinin sözlük anlamı
- tam adamını bulmak (veya adamına düşmek) kelimesinin sözlük anlamı
- tam gelmek (veya olmak) kelimesinin sözlük anlamı
- tam maaşla tekaüt (veya emekli) kelimesinin sözlük anlamı
- tam üstüne basmak kelimesinin sözlük anlamı
- tamah etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tamam bulmak kelimesinin sözlük anlamı
- tamam gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- tamam mı? kelimesinin sözlük anlamı
- tamam olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tam bakım yaptırmak kelimesinin sözlük anlamı
- tamim etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tamir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tamir görmek kelimesinin sözlük anlamı
- tamire vermek kelimesinin sözlük anlamı
- tamtakır olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tamtakır kuru (veya kırmızı) bakır kelimesinin sözlük anlamı
- tan ağarmak (veya atmak veya sökmek) kelimesinin sözlük anlamı
- tandem oynamak kelimesinin sözlük anlamı
- tane bağlamak kelimesinin sözlük anlamı
- tanı koymak kelimesinin sözlük anlamı
- tanıdık çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- tanık olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tanıklık etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tanımazlıktan gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- tanış çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- Tanrı aşkına kelimesinin sözlük anlamı
- Tanrı korusun kelimesinin sözlük anlamı
- Tanrı yarattı dememek kelimesinin sözlük anlamı
- Tanrı'nın günü kelimesinin sözlük anlamı
- Tanrı'ya şükür kelimesinin sözlük anlamı
- tansiyon ölçmek kelimesinin sözlük anlamı
- tansiyonu düşürmek kelimesinin sözlük anlamı
- tansiyonu çıkmak (veya fırlamak veya yükselmek) kelimesinin sözlük anlamı
- tansiyonu yükseltmek kelimesinin sözlük anlamı
- tantana yapmak (veya etmek) kelimesinin sözlük anlamı
- tan yeri ağarmak kelimesinin sözlük anlamı
- tanzim olunmak kelimesinin sözlük anlamı
- tanzim etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tanzir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tapan çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- tapi kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- taraf gözetmek kelimesinin sözlük anlamı
- taraf (veya tarafını) tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- taraf çıkmak (veya olmak) kelimesinin sözlük anlamı
- tarafa olmak (veya çıkmak) kelimesinin sözlük anlamı
- taraftarlık etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tarak vurmak kelimesinin sözlük anlamı
- tiftik tiftik olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tilki gibi kelimesinin sözlük anlamı
- tilki tilkiliğini anlatıncaya kadar post elden gider kelimesinin sözlük anlamı
- tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkânıdır kelimesinin sözlük anlamı
- tilki uykusuna vermek kelimesinin sözlük anlamı
- tilki uykusuna yatmak kelimesinin sözlük anlamı
- timsal olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tirit gibi kelimesinin sözlük anlamı
- tiridi çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- tiridine banmak kelimesinin sözlük anlamı
- tiryakisi olmak kelimesinin sözlük anlamı
- titizlik göstermek kelimesinin sözlük anlamı
- titreme gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- tohuma kaçmak kelimesinin sözlük anlamı
- tohumu dökülmek kelimesinin sözlük anlamı
- tok açın hâlinden bilmez kelimesinin sözlük anlamı
- tok evin aç kedisi kelimesinin sözlük anlamı
- tok tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- toka etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tokat aşk etmek (veya eylemek) kelimesinin sözlük anlamı
- tokat atmak (veya patlatmak) kelimesinin sözlük anlamı
- tokat (veya tokadı) yemek kelimesinin sözlük anlamı
- tokmak gibi kelimesinin sözlük anlamı
- tombala çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- tomruğa atmak kelimesinin sözlük anlamı
- tomruğa vermek kelimesinin sözlük anlamı
- tongaya basmak (veya düşmek) kelimesinin sözlük anlamı
- top (veya topu) atmak kelimesinin sözlük anlamı
- top etmek kelimesinin sözlük anlamı
- top gibi gürlemek kelimesinin sözlük anlamı
- top gibi patlamak kelimesinin sözlük anlamı
- top sürmek kelimesinin sözlük anlamı
- top yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- top yuvarlaktır kelimesinin sözlük anlamı
- topa çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- topa tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- topu atmak kelimesinin sözlük anlamı
- topu dikmek kelimesinin sözlük anlamı
- topu taca atmak (veya bırakmak) kelimesinin sözlük anlamı
- topaç gibi kelimesinin sözlük anlamı
- topal eşekle kervana katılmak (veya karışmak) kelimesinin sözlük anlamı
- topla! kelimesinin sözlük anlamı
- toprak çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- toprak doyursun gözünü kelimesinin sözlük anlamı
- toprak olmak kelimesinin sözlük anlamı
- toprak paklar kelimesinin sözlük anlamı
- toprağa bakmak kelimesinin sözlük anlamı
- toprağa düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- toprağa vermek kelimesinin sözlük anlamı
- toprağı bol olsun kelimesinin sözlük anlamı
- toprağı çekmiş kelimesinin sözlük anlamı
- toprağına ağır gelmesin kelimesinin sözlük anlamı
- topuk çalmak kelimesinin sözlük anlamı
- topuk kapmak kelimesinin sözlük anlamı
- topuk vurmak kelimesinin sözlük anlamı
- topukla! kelimesinin sözlük anlamı
- topuz gibi kelimesinin sözlük anlamı
- torbaya koymak kelimesinin sözlük anlamı
- tornistan etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tortop olmak kelimesinin sözlük anlamı
- torun tosun (veya torba) sahibi olmak kelimesinin sözlük anlamı
- torunlar kelimesinin sözlük anlamı
- tos vurmak kelimesinin sözlük anlamı
- tosun gibi kelimesinin sözlük anlamı
- toyluk etmek kelimesinin sözlük anlamı
- toz almak kelimesinin sözlük anlamı
- toz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- toz kondurmamak kelimesinin sözlük anlamı
- toz koparmak kelimesinin sözlük anlamı
- tozdan dumandan ferman okunmamak kelimesinin sözlük anlamı
- toz olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tozu dumana katmak kelimesinin sözlük anlamı
- tozunu almak (veya atmak veya silkelemek veya silkmek) kelimesinin sözlük anlamı
- tozpembe görmek kelimesinin sözlük anlamı
- töhmet altında kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- tövbe etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tövbeler olsun! (veya tövbesi!) kelimesinin sözlük anlamı
- tövbesini bozmak kelimesinin sözlük anlamı
- tövbekâr olmak kelimesinin sözlük anlamı
- trafik kilitlenmek kelimesinin sözlük anlamı
- trampa etmek kelimesinin sözlük anlamı
- trampet çalmak kelimesinin sözlük anlamı
- transa geçmek (veya girmek) kelimesinin sözlük anlamı
- transit geçmek kelimesinin sözlük anlamı
- treni kaçırmak kelimesinin sözlük anlamı
- tribünlere oynamak kelimesinin sözlük anlamı
- tuvalet (veya tuvaletini) yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- tuğra çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- tuhafına gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- tuhaflık etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tu kaka olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tu kaka etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tuluat yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- tulum çıkarmak kelimesinin sözlük anlamı
- tulum çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- tulum gibi kelimesinin sözlük anlamı
- tumba etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tumturak yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- tundan tuna atmak kelimesinin sözlük anlamı
- tun tun kaçmak kelimesinin sözlük anlamı
- tur atlamak kelimesinin sözlük anlamı
- tur atmak kelimesinin sözlük anlamı
- tur bindirmek kelimesinin sözlük anlamı
- tura çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- turu geçmek kelimesinin sözlük anlamı
- turfa olmak kelimesinin sözlük anlamı
- turnayı gözünden vurmak kelimesinin sözlük anlamı
- turp gibi kelimesinin sözlük anlamı
- turpun sıkısından seyreği iyidir kelimesinin sözlük anlamı
- turşu gibi olmak kelimesinin sözlük anlamı
- turşu kurmak (veya yapmak) kelimesinin sözlük anlamı
- turşu olmak kelimesinin sözlük anlamı
- turşusu çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- turşusunu kurmak kelimesinin sözlük anlamı
- turşuya dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- tutarağı tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- tutkal gibi kelimesinin sözlük anlamı
- tutkuya kapılmak kelimesinin sözlük anlamı
- tutkun olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tut kelin perçeminden kelimesinin sözlük anlamı
- tut ki kelimesinin sözlük anlamı
- tuttuğu altın olsun kelimesinin sözlük anlamı
- tuttuğu dal elinde kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- tuttuğunu koparmak kelimesinin sözlük anlamı
- tutsak düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- tutsak olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tutuya bırakmak (veya koymak) kelimesinin sözlük anlamı
- tutukluk yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- tutunacak bir dal aramak kelimesinin sözlük anlamı
- tutunacak dalı olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tuz biber ekmek kelimesinin sözlük anlamı
- tuz (veya tuzla) buz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tuz (veya tuzla) buz olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tuzu olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tuzak (veya tuzağı) kurmak kelimesinin sözlük anlamı
- tuzağa düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- tuzlayayım da kokmayasın (veya kokma) kelimesinin sözlük anlamı
- tuzluya mal olmak (veya oturmak veya patlamak) kelimesinin sözlük anlamı
- tüfek atmak kelimesinin sözlük anlamı
- tüfek çatmak kelimesinin sözlük anlamı
- tükürdüğünü yalamak kelimesinin sözlük anlamı
- tükürüğünü yutmak kelimesinin sözlük anlamı
- tünel geçmek kelimesinin sözlük anlamı
- tünelin sonunda ışık görünmek kelimesinin sözlük anlamı
- tüplerini bağlatmak kelimesinin sözlük anlamı
- türbülansa girmek kelimesinin sözlük anlamı
- telin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- telkin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tellal çağırtmak kelimesinin sözlük anlamı
- telleyip pullamak kelimesinin sözlük anlamı
- telmih etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tel tel dökülmek kelimesinin sözlük anlamı
- telvis etmek kelimesinin sözlük anlamı
- temadi etmek kelimesinin sözlük anlamı
- temaruz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- temas etmek kelimesinin sözlük anlamı
- temas etmek kelimesinin sözlük anlamı
- temas kurmak kelimesinin sözlük anlamı
- temasta bulunmak kelimesinin sözlük anlamı
- temasa geçmek kelimesinin sözlük anlamı
- temasa gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- temaşa etmek kelimesinin sözlük anlamı
- temayüz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tembele iş buyur, sana akıl öğretsin kelimesinin sözlük anlamı
- tembellik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tembelliği tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- tembih etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tembihatta bulunmak kelimesinin sözlük anlamı
- temdit etmek kelimesinin sözlük anlamı
- temeddüh etmek kelimesinin sözlük anlamı
- temel atmak kelimesinin sözlük anlamı
- temel kakmak kelimesinin sözlük anlamı
- temel tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- temenna etmek kelimesinin sözlük anlamı
- temenni etmek kelimesinin sözlük anlamı
- temennide bulunmak kelimesinin sözlük anlamı
- temerküz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- temerrüt etmek kelimesinin sözlük anlamı
- temerrüde düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- temeyyüz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- temin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teminat altına almak kelimesinin sözlük anlamı
- teminat vermek kelimesinin sözlük anlamı
- temiz tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- temiz bir dayak atmak kelimesinin sözlük anlamı
- temiz bir dayak yemek kelimesinin sözlük anlamı
- temiz iş altı ayda çıkar kelimesinin sözlük anlamı
- temize çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- temize çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- temize havale etmek kelimesinin sözlük anlamı
- temizlik yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- temlik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tempo tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- temsil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- temyiz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- temyize gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- tenakuza düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- tencere dibin kara, seninki benden kara kelimesinin sözlük anlamı
- tencere tava, herkeste bir hava kelimesinin sözlük anlamı
- tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuş kelimesinin sözlük anlamı
- tencerede pişirip kapağında yemek kelimesinin sözlük anlamı
- tenceresi (veya tencereleri) kaynamak kelimesinin sözlük anlamı
- tenceresi kaynarken, maymunu oynarken kelimesinin sözlük anlamı
- teneffüs etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teneşir paklamak kelimesinin sözlük anlamı
- teneşire gelesi kelimesinin sözlük anlamı
- tenevvür etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tenezzül etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tenha kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- tenkil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tenkis etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tenkit etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tensik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tensip etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tenvir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tenzih etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tenzil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tenzilat yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- tepeden bakmak kelimesinin sözlük anlamı
- tepesi atmak kelimesinin sözlük anlamı
- tepesi üstü kelimesinin sözlük anlamı
- tepesinde bitmek kelimesinin sözlük anlamı
- tepesinde değirmen çevirmek kelimesinin sözlük anlamı
- tepesinde havan dövmek kelimesinin sözlük anlamı
- tepesinden kaynar sular dökülmek kelimesinin sözlük anlamı
- tepesine binmek (veya çıkmak) kelimesinin sözlük anlamı
- tepesine dikilmek kelimesinin sözlük anlamı
- tepesinin tası atmak kelimesinin sözlük anlamı
- tepesi aşağı gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- tepeden tırnağa süzmek kelimesinin sözlük anlamı
- tepetakla etmek (veya devirmek) kelimesinin sözlük anlamı
- tepetakla gitmek (veya yuvarlanmak) kelimesinin sözlük anlamı
- tepki çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- tepki duymak kelimesinin sözlük anlamı
- tepki göstermek kelimesinin sözlük anlamı
- tepki koymak kelimesinin sözlük anlamı
- tepki vermek kelimesinin sözlük anlamı
- tepkide bulunmak kelimesinin sözlük anlamı
- tepkimeye girmek kelimesinin sözlük anlamı
- tepe tepe kullanmak kelimesinin sözlük anlamı
- teptim keçe oldu, sivrilttim külah oldu kelimesinin sözlük anlamı
- ter alıştırmak kelimesinin sözlük anlamı
- ter atmak kelimesinin sözlük anlamı
- ter basmak kelimesinin sözlük anlamı
- ter boşanmak kelimesinin sözlük anlamı
- ter dökmek kelimesinin sözlük anlamı
- tere batmak kelimesinin sözlük anlamı
- terini soğutmak kelimesinin sözlük anlamı
- terakki etmek kelimesinin sözlük anlamı
- terakki göstermek kelimesinin sözlük anlamı
- teraküm etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teraziye vurmak kelimesinin sözlük anlamı
- terbiye almak (veya görmek) kelimesinin sözlük anlamı
- terbiye etmek kelimesinin sözlük anlamı
- terbiyesini bozmak kelimesinin sözlük anlamı
- terbiyesini vermek kelimesinin sözlük anlamı
- terbiyeli maymun gibi kelimesinin sözlük anlamı
- terbiyesizlik etmek (veya yapmak) kelimesinin sözlük anlamı
- tercih etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tercüman olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tercüme etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tereciye tere satmak kelimesinin sözlük anlamı
- tereddi etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tereddüt etmek kelimesinin sözlük anlamı
- terekküp etmek kelimesinin sözlük anlamı
- terennüm etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teressüp etmek kelimesinin sözlük anlamı
- terettüp etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tereyağı gibi kelimesinin sözlük anlamı
- tereyağından kıl çeker gibi kelimesinin sözlük anlamı
- terfi etmek kelimesinin sözlük anlamı
- terfih etmek kelimesinin sözlük anlamı
- terfik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- terhin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- terhis etmek kelimesinin sözlük anlamı
- terhis olmak kelimesinin sözlük anlamı
- terk etmek kelimesinin sözlük anlamı
- terkisine almak kelimesinin sözlük anlamı
- terkin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- terkip etmek kelimesinin sözlük anlamı
- ters anlamak kelimesinin sözlük anlamı
- ters düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- ters gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- ters tarafından kalkmak kelimesinin sözlük anlamı
- tersi dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- tersinden okumak kelimesinin sözlük anlamı
- tersine çevirmek kelimesinin sözlük anlamı
- tersine dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- tersine gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- tersim etmek kelimesinin sözlük anlamı
- terslik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- ters pers olmak kelimesinin sözlük anlamı
- ters yüz çevirmek kelimesinin sözlük anlamı
- ters yüz dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- ters yüz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- ters yüz geri dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- ters yüzüne çevirmek kelimesinin sözlük anlamı
- ters yüzüne dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- tertibat almak kelimesinin sözlük anlamı
- tertip etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tertip olunmak kelimesinin sözlük anlamı
- tertibe düşürmek kelimesinin sözlük anlamı
- terviç etmek kelimesinin sözlük anlamı
- terzi kendi söküğünü dikemez kelimesinin sözlük anlamı
- terzil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tesadüf etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tesahup etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tescil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teselli bulmak kelimesinin sözlük anlamı
- teselli etmek (veya vermek) kelimesinin sözlük anlamı
- tesellüm etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teselsül etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teshil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teshin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teshir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teshir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tesir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tesir bırakmak kelimesinin sözlük anlamı
- tesirini göstermek kelimesinin sözlük anlamı
- tesis etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tesit etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teskin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teslim almak kelimesinin sözlük anlamı
- teslim etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teslim olmak kelimesinin sözlük anlamı
- teslim bayrağı çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- teslimiyet göstermek kelimesinin sözlük anlamı
- tesmiye etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tespihe dizer gibi dizmek kelimesinin sözlük anlamı
- tespih çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- tespit etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tesri etmek kelimesinin sözlük anlamı
- test etmek kelimesinin sözlük anlamı
- testi gibi kelimesinin sözlük anlamı
- testi kırılmadan kelimesinin sözlük anlamı
- testi kırılsa da kulpu elde kalır kelimesinin sözlük anlamı
- testiyi kıran da bir, suyu getiren de kelimesinin sözlük anlamı
- tesviye etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teşbih etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teşbihte hata olmaz (veya olmasın) kelimesinin sözlük anlamı
- teşci etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teşebbüs etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teşebbüse geçmek kelimesinin sözlük anlamı
- teşebbüsü ele almak kelimesinin sözlük anlamı
- teşekkül etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teşekkür etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teşerrüf etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teşhir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teşhis etmek (veya koymak) kelimesinin sözlük anlamı
- teşkil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teşmil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teşne olmak kelimesinin sözlük anlamı
- teşrif etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teşrih etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teşvik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teşyi etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tetabuk etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tetebbu etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tetiğe basmak (veya dokunmak) kelimesinin sözlük anlamı
- tetiği çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- tetik bulunmak kelimesinin sözlük anlamı
- tetik davranmak kelimesinin sözlük anlamı
- tetik durmak kelimesinin sözlük anlamı
- tetik üstünde beklemek kelimesinin sözlük anlamı
- tetiğini bozmamak kelimesinin sözlük anlamı
- tetikte (veya tetik) olmak (veya beklemek veya bulunmak veya durmak) kelimesinin sözlük anlamı
- tetkik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevafuk etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevahhuş etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevakki etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevakkuf etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevali etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevarüs etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevcih etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevdi etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevdiatta bulunmak kelimesinin sözlük anlamı
- teveccüh etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teveccüh göstermek kelimesinin sözlük anlamı
- teveccühünüz kelimesinin sözlük anlamı
- tevekkül etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teverrüm etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevessü etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevessül etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevhit etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevil götürmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevkif etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevkil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevlit etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevsi etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevsik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tevzi etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teyakkuza geçmek kelimesinin sözlük anlamı
- teyel yapmak (veya atmak) kelimesinin sözlük anlamı
- teyit etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teybe almak kelimesinin sözlük anlamı
- tezahür etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tezada düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- tezayüt etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tezevvüç etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tezgâh açmak kelimesinin sözlük anlamı
- tezgâhı kurmak kelimesinin sözlük anlamı
- tezgâhtarlık etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tezkere almak kelimesinin sözlük anlamı
- tezkere bırakmak kelimesinin sözlük anlamı
- tezkeresini eline vermek kelimesinin sözlük anlamı
- tezkiyesini düzeltmek kelimesinin sözlük anlamı
- tezvir çıkarmak kelimesinin sözlük anlamı
- tezyif etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tezyin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tezyit etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tığ gibi kelimesinin sözlük anlamı
- tık yok kelimesinin sözlük anlamı
- tıka basa doldurmak kelimesinin sözlük anlamı
- tıka basa yemek kelimesinin sözlük anlamı
- tıkırı yolunda olmak (veya gitmek) kelimesinin sözlük anlamı
- tıkırını yoluna koymak kelimesinin sözlük anlamı
- tıknefes olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tımar etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tımarhane kaçkını gibi kelimesinin sözlük anlamı
- tıngır elek tıngır saç, elim hamur karnım aç kelimesinin sözlük anlamı
- tıpatıp uymak kelimesinin sözlük anlamı
- tıpış tıpış yürümek kelimesinin sözlük anlamı
- tıraş etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tıraş olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tıraşa tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- tıraşı gelmek (veya uzamak) kelimesinin sözlük anlamı
- tırıs gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- tırısa kalkmak (veya geçmek) kelimesinin sözlük anlamı
- tırnak göstermek kelimesinin sözlük anlamı
- tırnak kadar kelimesinin sözlük anlamı
- tırnak sürüştürmek kelimesinin sözlük anlamı
- tırnak takmak kelimesinin sözlük anlamı
- tırnağı olamamak kelimesinin sözlük anlamı
- tırnağına değmemek kelimesinin sözlük anlamı
- tırnaklarını sökmek kelimesinin sözlük anlamı
- tırpan atmak kelimesinin sözlük anlamı
- tırpandan geçirmek kelimesinin sözlük anlamı
- tırtıl kesmek kelimesinin sözlük anlamı
- tırtıl çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- tıs kesilmek kelimesinin sözlük anlamı
- tıs yok kelimesinin sözlük anlamı
- tiye almak kelimesinin sözlük anlamı
- tarassut etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tarh etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tarif etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tarife gelmemek kelimesinin sözlük anlamı
- tarih atmak (veya koymak) kelimesinin sözlük anlamı
- tarih düşürmek kelimesinin sözlük anlamı
- tarihe geçmek kelimesinin sözlük anlamı
- tarihe karışmak kelimesinin sözlük anlamı
- tariz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tarizde bulunmak kelimesinin sözlük anlamı
- tarla açmak kelimesinin sözlük anlamı
- tarlada izi olmayanın harmanda sözü (veya yüzü) olmaz kelimesinin sözlük anlamı
- tarlanın taşlısı, karının (veya kadının) saçlısı kelimesinin sözlük anlamı
- tarlayı taşlı, kızı kardeşli yerden almalı kelimesinin sözlük anlamı
- tartışma götürmek kelimesinin sözlük anlamı
- tartışmaya girmek kelimesinin sözlük anlamı
- tarumar etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tarumar olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tarziye vermek kelimesinin sözlük anlamı
- tas gibi kelimesinin sözlük anlamı
- tasa çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- tasa etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tasası sana mı düştü? kelimesinin sözlük anlamı
- tasasına düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- tasallut etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tasarruf etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tasasız olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tasavvur etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tasdik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tasfiye etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tashih etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tasmim etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tasnif etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tasrif etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tasrih etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tasvip etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tasvip görmek kelimesinin sözlük anlamı
- tasvir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tasvir gibi kelimesinin sözlük anlamı
- taş atmak kelimesinin sözlük anlamı
- taş atıp kolu yorulmamak kelimesinin sözlük anlamı
- taş attın da kolun mu yoruldu? kelimesinin sözlük anlamı
- taş çatlasa kelimesinin sözlük anlamı
- taş çıkarmak (veya çıkartmak) kelimesinin sözlük anlamı
- taş düşürmek kelimesinin sözlük anlamı
- taş gibi kelimesinin sözlük anlamı
- taş kesilmek kelimesinin sözlük anlamı
- taş kırdırmak kelimesinin sözlük anlamı
- taş koymak kelimesinin sözlük anlamı
- taş sürmek kelimesinin sözlük anlamı
- taş taş üstünde bırakmamak kelimesinin sözlük anlamı
- taş yağar kıyamet koparken kelimesinin sözlük anlamı
- taş yerinde ağırdır kelimesinin sözlük anlamı
- taşa çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- taşa tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- taşı gediğine koymak kelimesinin sözlük anlamı
- taşı ölçeyim kelimesinin sözlük anlamı
- taşı sıksa suyunu çıkarır kelimesinin sözlük anlamı
- taşı toprağı altın olmak kelimesinin sözlük anlamı
- taşın altına elini koymak kelimesinin sözlük anlamı
- taşlar yerine oturmak kelimesinin sözlük anlamı
- taş bebek gibi kelimesinin sözlük anlamı
- taşıma su ile değirmen dönmez kelimesinin sözlük anlamı
- taşralı kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- tat almak kelimesinin sözlük anlamı
- tat kazanmak kelimesinin sözlük anlamı
- tat vermek kelimesinin sözlük anlamı
- tadı damağında kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- tadı gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- tadı kaçmak (veya gitmek) kelimesinin sözlük anlamı
- tadı tuzu kalmamak (veya bozulmak) kelimesinin sözlük anlamı
- tadı tuzu yok kelimesinin sözlük anlamı
- tadına bakmak kelimesinin sözlük anlamı
- tadına doyum olmamak kelimesinin sözlük anlamı
- tadına varmak kelimesinin sözlük anlamı
- tadında bırakmak kelimesinin sözlük anlamı
- tadından yenmemek kelimesinin sözlük anlamı
- tadını almak kelimesinin sözlük anlamı
- tadını bulmak kelimesinin sözlük anlamı
- tadını çıkarmak kelimesinin sözlük anlamı
- tadını kaçırmak kelimesinin sözlük anlamı
- tadını tuzunu bulmak kelimesinin sözlük anlamı
- tatbik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tatil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tatil olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tatil yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- tatile girmek kelimesinin sözlük anlamı
- tatlı canından etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tatlı canından olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tatlı canını sıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- tatlı yerinde bırakmak (veya kesmek) kelimesinin sözlük anlamı
- tatlıya bağlamak kelimesinin sözlük anlamı
- tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır kelimesinin sözlük anlamı
- tatmin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tatmin olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tatsızlık çıkarmak kelimesinin sözlük anlamı
- tav vermek kelimesinin sözlük anlamı
- tav olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tava gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- tava getirmek kelimesinin sözlük anlamı
- tavı kaçmak (veya geçmek) kelimesinin sözlük anlamı
- tavına getirmek kelimesinin sözlük anlamı
- tavını bulmak kelimesinin sözlük anlamı
- tavaf etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tavan yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- tavana vurmak kelimesinin sözlük anlamı
- tavan başına çökmek (veya yıkılmak) kelimesinin sözlük anlamı
- tavassut etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tavattun etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tavazzuh etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tavır almak (veya takınmak) kelimesinin sözlük anlamı
- tavır almak (veya takınmak veya koymak) kelimesinin sözlük anlamı
- taviz vermek kelimesinin sözlük anlamı
- tavla atmak kelimesinin sözlük anlamı
- tavsif etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tavsiye etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tavşan boku gibi (ne kokar ne bulaşır) kelimesinin sözlük anlamı
- tavşan dağa küsmüş de dağın haberi olmamış kelimesinin sözlük anlamı
- tavşana kaç, tazıya tut demek kelimesinin sözlük anlamı
- tavşanı araba ile avlamak kelimesinin sözlük anlamı
- tavşanın suyunun suyu kelimesinin sözlük anlamı
- tavuk ayağı yemek kelimesinin sözlük anlamı
- tavuk gibi kelimesinin sözlük anlamı
- tavuk kaza bakmış da kıçını yırtmış kelimesinin sözlük anlamı
- tavzif etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tavzih etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tay gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- tayin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tayini çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- tazallüm etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tazammun etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tazarruda bulunmak kelimesinin sözlük anlamı
- taze ot görmüş eşek gibi kelimesinin sözlük anlamı
- tazı gibi kelimesinin sözlük anlamı
- tazı o tazı ama çulu değişmiş kelimesinin sözlük anlamı
- tazıya dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- tazim etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tazip etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tazmin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tazyik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teakup etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teati etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tebahhur etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tebarüz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tebcil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tebdil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tebdil gezmek kelimesinin sözlük anlamı
- tebdili şaşmak kelimesinin sözlük anlamı
- tebelleş etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tebelleş olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tebellüğ etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tebellür etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teberru etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teberrüz ettirmek kelimesinin sözlük anlamı
- tebessüm etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tebeyyün etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tebligatta bulunmak kelimesinin sözlük anlamı
- tebliğ olunmak kelimesinin sözlük anlamı
- tebliğ etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tebrik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tebriye etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tebşir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tebyiz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tecahül etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tecahülüarifaneden gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- tecavüz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tecavüze uğramak kelimesinin sözlük anlamı
- tecelli etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tecennün etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tecerrüt etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tecessüm etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tecezzi etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tecil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tecrit etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tecrübe etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tecrübe tahtasına çevirmek kelimesinin sözlük anlamı
- tecrübe tahtasına dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- tecviz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tecziye etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teçhil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teçhiz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tedahülde kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- tedarik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tedarikte bulunmak kelimesinin sözlük anlamı
- tedavi etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tedavi görmek (veya olmak) kelimesinin sözlük anlamı
- tedavülde olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tedavülden kalkmak kelimesinin sözlük anlamı
- tedavüle çıkarmak kelimesinin sözlük anlamı
- tedbir almak kelimesinin sözlük anlamı
- tedenni etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tedip etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tedirgin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tedirgin olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tediye etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tedricî olarak kelimesinin sözlük anlamı
- tedvin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tedvir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teeddüp etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teehhül etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teessüf ederim! kelimesinin sözlük anlamı
- teessüf etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teessür etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teessür göstermek kelimesinin sözlük anlamı
- teessüs etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teeyyüt etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tef çalsan oynayacak kelimesinin sözlük anlamı
- tefe koymak kelimesinin sözlük anlamı
- tefe koyup çalmak kelimesinin sözlük anlamı
- tefavüt etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tefekkür etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tefekküre dalmak kelimesinin sözlük anlamı
- tefessüh etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tefevvuk etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tefeyyüz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tefhim etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tefrik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tefrika çıkarmak kelimesinin sözlük anlamı
- tefrika etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tefriş etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tefsir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teftiş etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tegafül etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teganni etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teğet geçmek kelimesinin sözlük anlamı
- tehalüf etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tehalük etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tehcir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tehdit etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tehdit savurmak kelimesinin sözlük anlamı
- tehevvür etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tehir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tehlike atlatmak kelimesinin sözlük anlamı
- tehlike çanları çalmak kelimesinin sözlük anlamı
- tehlike yaratmak kelimesinin sözlük anlamı
- tehlikeye atılmak kelimesinin sözlük anlamı
- tehlikeye düşürmek kelimesinin sözlük anlamı
- tehyiç etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tek dalmak kelimesinin sözlük anlamı
- tek elden kelimesinin sözlük anlamı
- tek geçmek kelimesinin sözlük anlamı
- tek kale oynamak kelimesinin sözlük anlamı
- tek kürekle mehtaba çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- tek sıra olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tek durmak kelimesinin sözlük anlamı
- tek durmamak kelimesinin sözlük anlamı
- tekabül etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tekâmül etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tekâsüf etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tekaüt olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tekbir getirmek kelimesinin sözlük anlamı
- tekdir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tekeden süt çıkarmak kelimesinin sözlük anlamı
- tekeffül etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tekelinde olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tekeline (veya tekellerine) almak kelimesinin sözlük anlamı
- tekemmül etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teker meker yuvarlanmak kelimesinin sözlük anlamı
- tekerine (veya tekerinin önüne) taş koymak kelimesinin sözlük anlamı
- tekere çomak sokmak kelimesinin sözlük anlamı
- tekerlek kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur kelimesinin sözlük anlamı
- tekerrür etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tekessür etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tekfin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tekfir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tekit etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tekkeyi bekleyen çorbayı içer kelimesinin sözlük anlamı
- teklif etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tekme atmak (veya vurmak) kelimesinin sözlük anlamı
- tekme tokat girişmek kelimesinin sözlük anlamı
- tekme yemek kelimesinin sözlük anlamı
- tekmil vermek kelimesinin sözlük anlamı
- tekmil almak kelimesinin sözlük anlamı
- tekmil olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tekrar etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tekrir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teksif etmek kelimesinin sözlük anlamı
- teksir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tekvin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tekzip etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tel çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- teller takmak kelimesinin sözlük anlamı
- tel takınmak kelimesinin sözlük anlamı
- teli kırmak kelimesinin sözlük anlamı
- tel çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- telaffuz etmek kelimesinin sözlük anlamı
- telafi etmek kelimesinin sözlük anlamı
- telakki etmek kelimesinin sözlük anlamı
- telakki olunmak kelimesinin sözlük anlamı
- telaş almak kelimesinin sözlük anlamı
- telaş etmek kelimesinin sözlük anlamı
- telaş göstermek kelimesinin sözlük anlamı
- telaşa düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- telaşa gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- telaşa vermek kelimesinin sözlük anlamı
- telaşına dalmak kelimesinin sözlük anlamı
- telef etmek kelimesinin sözlük anlamı
- telef olmak kelimesinin sözlük anlamı
- telefon etmek (veya açmak) kelimesinin sözlük anlamı
- teleme peyniri gibi kelimesinin sözlük anlamı
- telgraf çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- telhis etmek kelimesinin sözlük anlamı
- telif etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tın tın ötmek kelimesinin sözlük anlamı
- tartma tartmak kelimesinin sözlük anlamı
- türkü çağırmak (veya çığırmak) kelimesinin sözlük anlamı
- türkü tutturmak kelimesinin sözlük anlamı
- türkü söylemek kelimesinin sözlük anlamı
- türkü yakmak kelimesinin sözlük anlamı
- türküsünü çağırmak kelimesinin sözlük anlamı
- tütsü yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- tütün içmek kelimesinin sözlük anlamı
- tütün sarmak kelimesinin sözlük anlamı
- tütünü tepesinden çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- tütününü tüttürmek kelimesinin sözlük anlamı
- tüy atmak kelimesinin sözlük anlamı
- tüy dikmek kelimesinin sözlük anlamı
- tüy düzmek kelimesinin sözlük anlamı
- tüy gibi kelimesinin sözlük anlamı
- tüyleri diken diken olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tüylerini diken diken etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tüyleri ürpermek kelimesinin sözlük anlamı
- tüyüne dokunmamak kelimesinin sözlük anlamı
- tüyo vermek kelimesinin sözlük anlamı
- takiye yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- tarsin etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tek pas yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- tadil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- ters ters bakmak kelimesinin sözlük anlamı
- ters yüzü geri dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- temcit pilavı gibi (ısıtıp ısıtıp öne sürmek) kelimesinin sözlük anlamı
- tebdilimekânda ferahlık vardır kelimesinin sözlük anlamı
- tıkırında gitmek (veya olmak veya yürümek) kelimesinin sözlük anlamı
- tahtalıköyü boylamak kelimesinin sözlük anlamı
- tane tane söylemek (veya konuşmak) kelimesinin sözlük anlamı
- tastir etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tefeül etmek kelimesinin sözlük anlamı
- tok tok yürümek kelimesinin sözlük anlamı
- tepeüstü düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- tuş olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tuşa getirmek kelimesinin sözlük anlamı
- tek vücut olmak kelimesinin sözlük anlamı
- tatava etmek kelimesinin sözlük anlamı
Yukarı