Skip To Content
c harfi ile başlayan Atasözleri ve Deyimler
- caddeyi tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- cadı gibi kelimesinin sözlük anlamı
- cadılık etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cafcafından geçilmemek kelimesinin sözlük anlamı
- cahil kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- cahile söz (veya laf) anlatmak, deveye hendek atlatmaktan güçtür (veya zordur) kelimesinin sözlük anlamı
- cahillik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- caka satmak kelimesinin sözlük anlamı
- caka yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- cakasından geçilmemek kelimesinin sözlük anlamı
- cakasını bozmak kelimesinin sözlük anlamı
- cam gibi kelimesinin sözlük anlamı
- cama çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- camı çerçeveyi indirmek kelimesinin sözlük anlamı
- camadan vurmak kelimesinin sözlük anlamı
- camadanı fora etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cambaz ipte, balık dipte gerek kelimesinin sözlük anlamı
- cami ne kadar büyük olsa imam gene bildiğini okur kelimesinin sözlük anlamı
- cami yıkılmış ama mihrabı yerinde kelimesinin sözlük anlamı
- caminin mumunu yiyen kedinin gözü kör olur kelimesinin sözlük anlamı
- cami olmak kelimesinin sözlük anlamı
- can alacak nokta (veya yer) kelimesinin sözlük anlamı
- can alıp can vermek kelimesinin sözlük anlamı
- can atmak kelimesinin sözlük anlamı
- can başına sıçramak kelimesinin sözlük anlamı
- can baş üstüne kelimesinin sözlük anlamı
- can beslemek kelimesinin sözlük anlamı
- can boğazdan gelir (veya geçer) kelimesinin sözlük anlamı
- can borcunu ödemek kelimesinin sözlük anlamı
- can bostanda bitmez kelimesinin sözlük anlamı
- can bulmak kelimesinin sözlük anlamı
- can cana, baş başa kelimesinin sözlük anlamı
- can candan şirindir (veya tatlıdır) kelimesinin sözlük anlamı
- can canın yoldaşıdır kelimesinin sözlük anlamı
- can cümleden aziz kelimesinin sözlük anlamı
- can çekişmek kelimesinin sözlük anlamı
- can çekişmektense ölmek yeğdir kelimesinin sözlük anlamı
- can çıkmayınca (veya çıkmadan) huy çıkmaz kelimesinin sözlük anlamı
- can dayanmamak kelimesinin sözlük anlamı
- can derdinde olmak kelimesinin sözlük anlamı
- can derdine düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- can gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- can kalmamak kelimesinin sözlük anlamı
- can kaygısına düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- can olmak kelimesinin sözlük anlamı
- can sıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- can vermek kelimesinin sözlük anlamı
- can yakmak kelimesinin sözlük anlamı
- cana (veya canına) can katmak kelimesinin sözlük anlamı
- cana gelecek mala gelsin kelimesinin sözlük anlamı
- cana kıymak kelimesinin sözlük anlamı
- cana minnet saymak (veya bilmek) kelimesinin sözlük anlamı
- candan geçmek kelimesinin sözlük anlamı
- canı acımak kelimesinin sözlük anlamı
- canı ağzına (veya boğazına) gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- canı bayılmak kelimesinin sözlük anlamı
- canı burnuna (veya burnundan) gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- canı burnundan çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- canı cana ölçmek kelimesinin sözlük anlamı
- canı canına (veya içine) sığmamak kelimesinin sözlük anlamı
- canı cehenneme kelimesinin sözlük anlamı
- canı çekilmek kelimesinin sözlük anlamı
- canı çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- canı çıkasıca kelimesinin sözlük anlamı
- canı çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- canı çıksın! kelimesinin sözlük anlamı
- canı gelip gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- canı gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- canı gibi sevmek kelimesinin sözlük anlamı
- canı gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- canı ile oynamak kelimesinin sözlük anlamı
- canı ile uğraşmak kelimesinin sözlük anlamı
- canı istemek kelimesinin sözlük anlamı
- canı isterse kelimesinin sözlük anlamı
- canı kaymak isteyen mandayı yanında taşır kelimesinin sözlük anlamı
- canı sağ olsun! kelimesinin sözlük anlamı
- canı sıkılmak kelimesinin sözlük anlamı
- canı yanan eşek, attan yüğrük olur kelimesinin sözlük anlamı
- canı yanmak kelimesinin sözlük anlamı
- canı yerine gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- canı yok mu? kelimesinin sözlük anlamı
- canım kelimesinin sözlük anlamı
- canım ciğerim kelimesinin sözlük anlamı
- canım dese canın çıksın diyor sanmak kelimesinin sözlük anlamı
- canımı sokakta bulmadım kelimesinin sözlük anlamı
- canımın içi kelimesinin sözlük anlamı
- canın isterse kelimesinin sözlük anlamı
- canına acımamak kelimesinin sözlük anlamı
- canına değmek kelimesinin sözlük anlamı
- canına ezan okumak kelimesinin sözlük anlamı
- canına geçmek (veya işlemek veya kâr etmek) kelimesinin sözlük anlamı
- canına kastetmek kelimesinin sözlük anlamı
- canına kıymak kelimesinin sözlük anlamı
- canına minnet (olmak) kelimesinin sözlük anlamı
- canına okumak kelimesinin sözlük anlamı
- canına rahmet kelimesinin sözlük anlamı
- canına susamak kelimesinin sözlük anlamı
- canına tak demek (veya etmek) kelimesinin sözlük anlamı
- canına tükürdüğümün (veya üfürdüğümün) kelimesinin sözlük anlamı
- canına yandığım (veya yandığımın) kelimesinin sözlük anlamı
- canına yetmek kelimesinin sözlük anlamı
- canından bezmek (veya bıkmak veya usanmak) kelimesinin sözlük anlamı
- canından geçmek kelimesinin sözlük anlamı
- canını acıtmak kelimesinin sözlük anlamı
- canını almak kelimesinin sözlük anlamı
- canını bağışlamak kelimesinin sözlük anlamı
- canını burnundan getirmek kelimesinin sözlük anlamı
- canını cehenneme göndermek (veya yollamak) kelimesinin sözlük anlamı
- canını çıkarmak kelimesinin sözlük anlamı
- canını dar atmak kelimesinin sözlük anlamı
- canını dişine almak (veya takmak) kelimesinin sözlük anlamı
- canını sıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- canını sokakta bulmamak kelimesinin sözlük anlamı
- canını vermek kelimesinin sözlük anlamı
- canını yakmak kelimesinin sözlük anlamı
- canının derdine düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- canının içine sokacağı gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- canlar! kelimesinin sözlük anlamı
- canavar gibi kelimesinin sözlük anlamı
- canavar kesilmek kelimesinin sözlük anlamı
- canciğer kuzu sarması kelimesinin sözlük anlamı
- canciğer olmak kelimesinin sözlük anlamı
- can damarına basmak kelimesinin sözlük anlamı
- can damarından yakalamak kelimesinin sözlük anlamı
- canevinden vurmak kelimesinin sözlük anlamı
- canfes gibi kelimesinin sözlük anlamı
- canlı cenazeye dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- cansız düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- car etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cariyeniz (veya cariyeleri) kelimesinin sözlük anlamı
- cariyelik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cart (veya zırt) kaba kâğıt kelimesinin sözlük anlamı
- cart cart ötmek kelimesinin sözlük anlamı
- cartayı çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- cart curt etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cascavlak ortada kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- casusluk etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cavlağı çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- cayırtı koparmak kelimesinin sözlük anlamı
- cayırtı vermek kelimesinin sözlük anlamı
- cayırtıyı basmak kelimesinin sözlük anlamı
- caz yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- cazgırlık yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- cebellezi etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cebir kullanmak kelimesinin sözlük anlamı
- cefa çekmek (veya görmek) kelimesinin sözlük anlamı
- cefa etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cefaya katlanmak kelimesinin sözlük anlamı
- cefayı çekmeyen sefanın kadrini bilmez kelimesinin sözlük anlamı
- cehennem gibi kelimesinin sözlük anlamı
- cehennem ol! kelimesinin sözlük anlamı
- cehennem olup gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- cehenneme çevirmek kelimesinin sözlük anlamı
- cehenneme kadar yolu var kelimesinin sözlük anlamı
- cehennemi boylamak kelimesinin sözlük anlamı
- cehennemin dibi (veya bucağı) kelimesinin sözlük anlamı
- cehennemin dibine gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- ceketini alıp çıkmak (veya gitmek) kelimesinin sözlük anlamı
- cellat gibi kelimesinin sözlük anlamı
- celseyi açmak kelimesinin sözlük anlamı
- celseyi tatil etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cemaat ne kadar çok olsa imam gene bildiğini okur kelimesinin sözlük anlamı
- cemaate uymak kelimesinin sözlük anlamı
- cemaatle namaz kılmak kelimesinin sözlük anlamı
- cemaziyelevvelini bilmek kelimesinin sözlük anlamı
- cemre düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- cenapları kelimesinin sözlük anlamı
- cenaze gibi kelimesinin sözlük anlamı
- cenazeyi kaldırmak kelimesinin sözlük anlamı
- cendereye sokmak kelimesinin sözlük anlamı
- cenk etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cennete çevirmek kelimesinin sözlük anlamı
- cennete dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- cennet gibi kelimesinin sözlük anlamı
- cep yakmak kelimesinin sözlük anlamı
- cebi para görmek kelimesinin sözlük anlamı
- cebinden çıkarmak kelimesinin sözlük anlamı
- cebine indirmek (veya atmak) kelimesinin sözlük anlamı
- cebini (veya ceplerini) doldurmak kelimesinin sözlük anlamı
- cepten aramak kelimesinin sözlük anlamı
- cepten harcamak kelimesinin sözlük anlamı
- cepten vermek kelimesinin sözlük anlamı
- cepten yemek kelimesinin sözlük anlamı
- cep harçlığını çıkarmak kelimesinin sözlük anlamı
- cephe açmak kelimesinin sözlük anlamı
- cephe almak kelimesinin sözlük anlamı
- cepheden cepheye koşmak kelimesinin sözlük anlamı
- cepheden hücuma geçmek kelimesinin sözlük anlamı
- cerre çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- ceremesini çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- cereyana kapılmak kelimesinin sözlük anlamı
- cereyan çarpmak kelimesinin sözlük anlamı
- cereyanda kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- cereyan etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cerh etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cesaret almak (veya bulmak) kelimesinin sözlük anlamı
- cesaret etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cesaret gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- cesaret göstermek kelimesinin sözlük anlamı
- cesaret vermek kelimesinin sözlük anlamı
- cesarete gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- cesaretini kırmak kelimesinin sözlük anlamı
- cesaretini toplamak kelimesinin sözlük anlamı
- ceddine (veya yedi ceddine) lanet kelimesinin sözlük anlamı
- ceddine rahmet kelimesinin sözlük anlamı
- cevahir yumurtlamak kelimesinin sözlük anlamı
- cevap vermek kelimesinin sözlük anlamı
- cevabı dikmek (veya dayamak veya yapıştırmak) kelimesinin sözlük anlamı
- cevap hakkı doğmak kelimesinin sözlük anlamı
- cevapsız bırakmak kelimesinin sözlük anlamı
- cevapsız kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- cevaz vermek kelimesinin sözlük anlamı
- cevher yumurtlamak kelimesinin sözlük anlamı
- ceviz kırmak kelimesinin sözlük anlamı
- cevizi çift görmeden taş atmamak kelimesinin sözlük anlamı
- ceylan gibi kelimesinin sözlük anlamı
- ceza almak kelimesinin sözlük anlamı
- ceza çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- ceza görmek kelimesinin sözlük anlamı
- ceza kesmek kelimesinin sözlük anlamı
- ceza vermek kelimesinin sözlük anlamı
- ceza yazmak kelimesinin sözlük anlamı
- ceza yemek kelimesinin sözlük anlamı
- cezasını bulmak kelimesinin sözlük anlamı
- cezasını çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- cezaya çarptırmak kelimesinin sözlük anlamı
- cezbeye tutulmak (veya kapılmak) kelimesinin sözlük anlamı
- cezve sürmek kelimesinin sözlük anlamı
- cıcığı çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- cıcığını çıkartmak kelimesinin sözlük anlamı
- cılkı çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- cılk etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cılk çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- cıva gibi kelimesinin sözlük anlamı
- cıyak cıyak etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cız etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cızlamı çekmek (veya cızlam etmek) kelimesinin sözlük anlamı
- cicim! kelimesinin sözlük anlamı
- ciddiye almak kelimesinin sözlük anlamı
- ciğer kebap olmak kelimesinin sözlük anlamı
- ciğeri beş (veya on) para etmemek kelimesinin sözlük anlamı
- ciğeri parçalanmak kelimesinin sözlük anlamı
- ciğeri sızlamak kelimesinin sözlük anlamı
- ciğeri yanmak kelimesinin sözlük anlamı
- ciğerimin köşesi kelimesinin sözlük anlamı
- ciğerine işlemek kelimesinin sözlük anlamı
- ciğerine oturmak kelimesinin sözlük anlamı
- ciğerini delmek (veya delip geçmek) kelimesinin sözlük anlamı
- ciğerini okumak kelimesinin sözlük anlamı
- ciğerini sökmek kelimesinin sözlük anlamı
- ciğerini yakmak kelimesinin sözlük anlamı
- ciğerinin içini bilmek kelimesinin sözlük anlamı
- ciğerleri bayram etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cihana gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- cihanı tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- cihat açmak kelimesinin sözlük anlamı
- cila çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- cila vermek kelimesinin sözlük anlamı
- cilve yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- cim karnında bir nokta kelimesinin sözlük anlamı
- cimrilik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cin cin bakmak kelimesinin sözlük anlamı
- cin çarpmak kelimesinin sözlük anlamı
- cin çarpmışa dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- cin damarına basmak kelimesinin sözlük anlamı
- cin gibi kelimesinin sözlük anlamı
- cin ifrit olmak (veya kesilmek) kelimesinin sözlük anlamı
- cin olmadan şeytan (veya adam) çarpmak kelimesinin sözlük anlamı
- cin tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- cini tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- cinine gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- cinler cirit (veya top) oynamak kelimesinin sözlük anlamı
- cinleri ayağa kalkmak kelimesinin sözlük anlamı
- cinleri başına toplanmak (veya üşüşmek) kelimesinin sözlük anlamı
- cinleri (veya cin) tepesine çıkmak (veya binmek) kelimesinin sözlük anlamı
- cinayet işlemek kelimesinin sözlük anlamı
- cinnet geçirmek kelimesinin sözlük anlamı
- cinnet getirmek kelimesinin sözlük anlamı
- cins horoz yumurtada öter kelimesinin sözlük anlamı
- cins kedi ölüsünü göstermez kelimesinin sözlük anlamı
- cirit atmak kelimesinin sözlük anlamı
- cirit oynamak kelimesinin sözlük anlamı
- ciro etmek kelimesinin sözlük anlamı
- civanım! kelimesinin sözlük anlamı
- cömert davranmak kelimesinin sözlük anlamı
- cömert derler maldan ederler, yiğit derler candan ederler kelimesinin sözlük anlamı
- cukkayı yutmak kelimesinin sözlük anlamı
- cumartesi kibarı gibi süslenmek kelimesinin sözlük anlamı
- cumburlopu çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- cup diye kelimesinin sözlük anlamı
- curcunaya çevirmek (veya döndürmek veya vermek) kelimesinin sözlük anlamı
- cübbe gibi kelimesinin sözlük anlamı
- cüda etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cümbüş yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- cüret etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çeviri yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- çevir kazı yanmasın kelimesinin sözlük anlamı
- çeyiz düzmek kelimesinin sözlük anlamı
- çıban işlemek kelimesinin sözlük anlamı
- çıbanın başını koparmak kelimesinin sözlük anlamı
- çığ düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- çığ gibi büyümek kelimesinin sözlük anlamı
- çığır açmak kelimesinin sözlük anlamı
- çığlık atmak (veya koparmak veya basmak) kelimesinin sözlük anlamı
- çıkar gözetmek kelimesinin sözlük anlamı
- çıkarına bakmak kelimesinin sözlük anlamı
- çıkarını tepmek kelimesinin sözlük anlamı
- çıkın etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çıkış almak kelimesinin sözlük anlamı
- çıkış vermek kelimesinin sözlük anlamı
- çıkış yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- çıkışamamak kelimesinin sözlük anlamı
- çıkmadık canda umut var kelimesinin sözlük anlamı
- çıkmaz ayın son çarşambası kelimesinin sözlük anlamı
- çıkmaza girmek kelimesinin sözlük anlamı
- çıkmaza sokmak kelimesinin sözlük anlamı
- çıkmazda olmak kelimesinin sözlük anlamı
- çıktı almak kelimesinin sözlük anlamı
- çılgına dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- çıma vermek kelimesinin sözlük anlamı
- çın tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- çın çın inletmek kelimesinin sözlük anlamı
- çın çın ötmek kelimesinin sözlük anlamı
- çıngar çıkarmak (veya koparmak) kelimesinin sözlük anlamı
- çıngar kopmak (veya çıkmak) kelimesinin sözlük anlamı
- çıngırağı çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- çıngıraklı deve kaybolmaz kelimesinin sözlük anlamı
- çırak vermek kelimesinin sözlük anlamı
- çırak almak kelimesinin sözlük anlamı
- çırak çıkarmak kelimesinin sözlük anlamı
- çıraklık etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çırpı gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çırpı vurmak kelimesinin sözlük anlamı
- çırpıya getirmek kelimesinin sözlük anlamı
- çıt (veya çıtını) çıkarmamak kelimesinin sözlük anlamı
- çıt çıkmamak kelimesinin sözlük anlamı
- çıtı çıkmamak kelimesinin sözlük anlamı
- çıt etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çıtayı yükseltmek kelimesinin sözlük anlamı
- çıtır çıtır etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çıtır çıtır konuşmak kelimesinin sözlük anlamı
- çıyan gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çıyanlık etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çiçek açmak (veya vermek) kelimesinin sözlük anlamı
- çiçek çıkarmak kelimesinin sözlük anlamı
- çiçek gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çiçek olmak kelimesinin sözlük anlamı
- çiçeğe kesmek kelimesinin sözlük anlamı
- çift edersen bağlanırsın, bağ edersen eğlenirsin kelimesinin sözlük anlamı
- çift görmek kelimesinin sözlük anlamı
- çift koşmak kelimesinin sözlük anlamı
- çift sürmek kelimesinin sözlük anlamı
- çifte gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- çifte koşmak kelimesinin sözlük anlamı
- çifti bozmak kelimesinin sözlük anlamı
- çift ile koyun, gerisi oyun kelimesinin sözlük anlamı
- çiftçinin karnını yarmışlar, kırk tane "gelecek yıl" çıkmış kelimesinin sözlük anlamı
- çiftçiye yağmur, yolcuya kurak; cümlenin muradını verecek Hak kelimesinin sözlük anlamı
- çiftçilik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çifte çubuğa gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- çifte atmak kelimesinin sözlük anlamı
- çifte vurmak kelimesinin sözlük anlamı
- çifte yemek kelimesinin sözlük anlamı
- çiğ düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- çiğ kaçmak kelimesinin sözlük anlamı
- çiğ süt emmiş kelimesinin sözlük anlamı
- çiğ yemedim ki karnım ağrısın kelimesinin sözlük anlamı
- çiğden vermek kelimesinin sözlük anlamı
- çiğlik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çiğnemeden yutulmaz kelimesinin sözlük anlamı
- çil yavrusu gibi dağılmak kelimesinin sözlük anlamı
- çile çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- çile çıkarmak (veya doldurmak) kelimesinin sözlük anlamı
- çileden çıkarmak kelimesinin sözlük anlamı
- çileden çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- çilesi dolmak kelimesinin sözlük anlamı
- çileye girmek kelimesinin sözlük anlamı
- çimdik atmak (veya basmak) kelimesinin sözlük anlamı
- çini döşemek kelimesinin sözlük anlamı
- çiriş gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çirkef atmak kelimesinin sözlük anlamı
- çirkefe taş atmak (veya çirkefi üzerine sıçratmak) kelimesinin sözlük anlamı
- çirkeflik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çirkin kaçmak kelimesinin sözlük anlamı
- çiş etmek (veya yapmak) kelimesinin sözlük anlamı
- çişi gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- çiti yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- çitlembik gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çivi çıkar ama yeri kalır kelimesinin sözlük anlamı
- çivi çiviyi söker kelimesinin sözlük anlamı
- çivi gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çivi gibi olmak kelimesinin sözlük anlamı
- çivi kesmek kelimesinin sözlük anlamı
- çivi kırmak kelimesinin sözlük anlamı
- çivi sokmak (veya sürmek) kelimesinin sözlük anlamı
- çivisi çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- çizgi çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- çizgisinden sapmamak kelimesinin sözlük anlamı
- çizmeden yukarı çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- çizmeleri çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- çizmeyi aşmak kelimesinin sözlük anlamı
- çoban aldı bağa gitti, kurt aldı dağa gitti kelimesinin sözlük anlamı
- çoban kulübesinde padişah rüyası görmek kelimesinin sözlük anlamı
- çobana verme kızı, ya koyun güttürür ya kuzu kelimesinin sözlük anlamı
- çobanın gönlü olursa (veya olunca) tekeden yağ (veya süt) çıkarır kelimesinin sözlük anlamı
- çobanlık etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çocuk aldırmak kelimesinin sözlük anlamı
- çocuk bakmak kelimesinin sözlük anlamı
- çocuk dünyaya getirmek kelimesinin sözlük anlamı
- çocuk düşe kalka büyür kelimesinin sözlük anlamı
- çocuk (veya çocuğunu) düşürmek kelimesinin sözlük anlamı
- çocuk gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çocuk gibi sevinmek kelimesinin sözlük anlamı
- çocuk kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- çocuk olmak kelimesinin sözlük anlamı
- çocuk peydahlamak kelimesinin sözlük anlamı
- çocuk yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- çocuk yetiştirmek kelimesinin sözlük anlamı
- çocuk mu avutuyorsun (veya kandırıyorsun) kelimesinin sözlük anlamı
- çocuğa iş buyuran, ardınca kendi gider kelimesinin sözlük anlamı
- çocuğu olmak kelimesinin sözlük anlamı
- çocuğun bulunduğu yerde dedikodu olmaz kelimesinin sözlük anlamı
- çocukla çocuk, büyükle büyük olmak kelimesinin sözlük anlamı
- çocuklar! kelimesinin sözlük anlamı
- çocuktan al haberi kelimesinin sözlük anlamı
- çocukluk etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çocukluğu tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- çocuk oyuncağı hâline getirmek kelimesinin sözlük anlamı
- çoğu gitti, azı kaldı kelimesinin sözlük anlamı
- çoğu zarar, azı karar kelimesinin sözlük anlamı
- çok baharın otunu yemek kelimesinin sözlük anlamı
- çok bilen (veya söyleyen) çok yanılır kelimesinin sözlük anlamı
- çok el ya yağmaya ya yolmaya kelimesinin sözlük anlamı
- çok gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- çok gezen tavuk ayağında pislik getirir kelimesinin sözlük anlamı
- çok görmek kelimesinin sözlük anlamı
- çok havlayan köpek ısırmaz kelimesinin sözlük anlamı
- çok koşan çabuk (veya çok veya tez) yorulur kelimesinin sözlük anlamı
- çok naz âşık usandırır kelimesinin sözlük anlamı
- çok olmak kelimesinin sözlük anlamı
- çok söyleme arsız edersin, aç bırakma hırsız edersin kelimesinin sözlük anlamı
- çok söylemek kelimesinin sözlük anlamı
- çok şey! kelimesinin sözlük anlamı
- çok şükür kelimesinin sözlük anlamı
- çok yaşayan (veya okuyan) bilmez, çok gezen bilir kelimesinin sözlük anlamı
- çokbilmişlik taslamak kelimesinin sözlük anlamı
- çoluk çocuk elinde kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- çoluk çocuk sahibi olmak kelimesinin sözlük anlamı
- çoluk çocuğa karışmak kelimesinin sözlük anlamı
- çomak sokmak (veya koymak) kelimesinin sözlük anlamı
- çorap kaçmak kelimesinin sözlük anlamı
- çorap söküğü gibi gitmek (veya gelmek) kelimesinin sözlük anlamı
- çorba etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çorba gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çorba içmeye çağırmak kelimesinin sözlük anlamı
- çorbada tuzu (veya maydanozu) bulunmak kelimesinin sözlük anlamı
- çorba olmak (veya çorbaya dönmek) kelimesinin sözlük anlamı
- çorbaya sinek düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- çöle dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- çömlek patlatmak kelimesinin sözlük anlamı
- çömlekçi suyu saksıdan içer kelimesinin sözlük anlamı
- çöp gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çöpe dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- çöpe gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- çörten gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çözümsüz kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- çubuğunu tüttürmek kelimesinin sözlük anlamı
- çukur açmak kelimesinin sözlük anlamı
- çukura düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- çukurunu kazmak kelimesinin sözlük anlamı
- çulu düzmek (veya düzeltmek) kelimesinin sözlük anlamı
- çul içinde arslan yatar kelimesinin sözlük anlamı
- çuval gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çuvalla para kazanmak kelimesinin sözlük anlamı
- çürük (veya çürüğe) çıkmak kelimesinin sözlük anlamı
- çürük tahta çivi (veya mıh) tutmaz kelimesinin sözlük anlamı
- çürük tahtaya basmak kelimesinin sözlük anlamı
- çürüğe çıkarmak kelimesinin sözlük anlamı
- çaba göstermek kelimesinin sözlük anlamı
- çaba harcamak kelimesinin sözlük anlamı
- çabalama kaptan ben gidemem kelimesinin sözlük anlamı
- çabuk olmak kelimesinin sözlük anlamı
- çabuk parlayan çabuk söner kelimesinin sözlük anlamı
- çağ açmak kelimesinin sözlük anlamı
- çağ atlamak kelimesinin sözlük anlamı
- çağı geçmek kelimesinin sözlük anlamı
- çağı yakalamak kelimesinin sözlük anlamı
- çağın gerisinde kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- çağını aşmak kelimesinin sözlük anlamı
- çağanoz gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çağ dışı olmak (veya kalmak) kelimesinin sözlük anlamı
- çağlamadan çatlamak kelimesinin sözlük anlamı
- çağrılan yere erinme, çağrılmayan yere görünme kelimesinin sözlük anlamı
- çağrılmayan yere çörekçiyle börekçi gider kelimesinin sözlük anlamı
- çağrışım yapmak kelimesinin sözlük anlamı
- çak çak olmak kelimesinin sözlük anlamı
- çakı gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çakı suyu kesiyor kelimesinin sözlük anlamı
- çakılı kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- çakılıp kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- çakmak çakmak kelimesinin sözlük anlamı
- çalgı çalmak kelimesinin sözlük anlamı
- çalı gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çalım atmak (veya yapmak) kelimesinin sözlük anlamı
- çalım satmak kelimesinin sözlük anlamı
- çalım yemek kelimesinin sözlük anlamı
- çalımına gelmek (veya getirmek) kelimesinin sözlük anlamı
- çalımından geçilmemek kelimesinin sözlük anlamı
- çalışıp çabalamak kelimesinin sözlük anlamı
- çalıp çırpmak kelimesinin sözlük anlamı
- çalma elin kapısını, çalarlar kapını kelimesinin sözlük anlamı
- çalmadan oynamak kelimesinin sözlük anlamı
- çalyaka etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çam ağacından ağıl olmaz, el çocuğundan oğul olmaz kelimesinin sözlük anlamı
- çam devirmek kelimesinin sözlük anlamı
- çamaşır ertesi olmak kelimesinin sözlük anlamı
- çam sakızı çoban armağanı kelimesinin sözlük anlamı
- çam sakızı gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çamura bulamak kelimesinin sözlük anlamı
- çamur atmak (veya sıçratmak) kelimesinin sözlük anlamı
- çamur gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çamura bulaşmak (veya batmak) kelimesinin sözlük anlamı
- çamura yatmak kelimesinin sözlük anlamı
- çamura taş atmak kelimesinin sözlük anlamı
- çamurdan çekip çıkarmak kelimesinin sözlük anlamı
- çamuru karnında, çiçeği burnunda kelimesinin sözlük anlamı
- çan çalmak kelimesinin sözlük anlamı
- çanına ot tıkmak (veya tıkamak) kelimesinin sözlük anlamı
- çanak tutmak (veya açmak) kelimesinin sözlük anlamı
- çanak yalamak kelimesinin sözlük anlamı
- çanağa ne doğrarsan kaşığında o çıkar kelimesinin sözlük anlamı
- çan çan etmek (veya ötmek veya konuşmak) kelimesinin sözlük anlamı
- çantadan yetişmek kelimesinin sözlük anlamı
- çaptan düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- çapanoğlunun abdest suyu gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çapraza almak kelimesinin sözlük anlamı
- çapraza sarmak kelimesinin sözlük anlamı
- çaprazda sürmek kelimesinin sözlük anlamı
- çaput bağlamak kelimesinin sözlük anlamı
- çaresine bakmak kelimesinin sözlük anlamı
- çaresiz kalmak kelimesinin sözlük anlamı
- çark çevirmek kelimesinin sözlük anlamı
- çarka vermek (veya çektirmek) kelimesinin sözlük anlamı
- çark etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çarkı döndürmek kelimesinin sözlük anlamı
- çarkına etmek (veya okumak) kelimesinin sözlük anlamı
- çarmıha germek kelimesinin sözlük anlamı
- çarpıntısı tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- çarşaf gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çarşaf kadar kelimesinin sözlük anlamı
- çarşafa dolanmak kelimesinin sözlük anlamı
- çarşafa girmek kelimesinin sözlük anlamı
- çarşamba pazarına çevirmek kelimesinin sözlük anlamı
- çarşı iti ev beklemez kelimesinin sözlük anlamı
- çarşı pazar dolaşmak (veya gezmek) kelimesinin sözlük anlamı
- çat etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çat orada çat burada çat kapı arkasında kelimesinin sözlük anlamı
- çatal kazık yere batmaz (veya geçmez veya çakılmaz) kelimesinin sözlük anlamı
- çatal görmek kelimesinin sözlük anlamı
- çatal matal kaç çatal kelimesinin sözlük anlamı
- çatı aktarmak kelimesinin sözlük anlamı
- çatıyı almak kelimesinin sözlük anlamı
- çatır çatır çatlamak kelimesinin sözlük anlamı
- çatır çatır etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çatır çatır sökmek kelimesinin sözlük anlamı
- çatkı çatmak kelimesinin sözlük anlamı
- çatkın olmak kelimesinin sözlük anlamı
- çatladın mı? kelimesinin sözlük anlamı
- çatlasa da (veya çatlasa da patlasa da) kelimesinin sözlük anlamı
- çay dökmek kelimesinin sözlük anlamı
- çay kenarında kuyu kazmak kelimesinin sözlük anlamı
- çaydan geçip derede boğulmak kelimesinin sözlük anlamı
- çayı geçerken at değiştirilmez kelimesinin sözlük anlamı
- çayı görmeden paçaları sıvamak kelimesinin sözlük anlamı
- çehre almak kelimesinin sözlük anlamı
- çehre etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çehresi bozulmak kelimesinin sözlük anlamı
- çeki taşı gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çekiye gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- çekiye gelmez kelimesinin sözlük anlamı
- çekidüzen vermek kelimesinin sözlük anlamı
- çekimser olmak kelimesinin sözlük anlamı
- çekince koymak kelimesinin sözlük anlamı
- çekingen davranmak kelimesinin sözlük anlamı
- çekişe çekişe pazarlık etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çek! (veya çek arabanı!) kelimesinin sözlük anlamı
- çekeceği olmak kelimesinin sözlük anlamı
- çekip almak kelimesinin sözlük anlamı
- çekip çevirmek kelimesinin sözlük anlamı
- çekip gitmek kelimesinin sözlük anlamı
- çekip vurmak kelimesinin sözlük anlamı
- çekiver kuyruğunu kelimesinin sözlük anlamı
- çelenk koymak kelimesinin sözlük anlamı
- çeliğe su vermek kelimesinin sözlük anlamı
- çelme atmak (veya takmak veya vurmak) kelimesinin sözlük anlamı
- çember geçirmek kelimesinin sözlük anlamı
- çember içine almak (veya çembere almak) kelimesinin sözlük anlamı
- çemberden dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- çemberi yarmak kelimesinin sözlük anlamı
- çene çalmak kelimesinin sözlük anlamı
- çene patlatmak kelimesinin sözlük anlamı
- çene yarıştırmak kelimesinin sözlük anlamı
- çene yetiştirmek kelimesinin sözlük anlamı
- çene yormak kelimesinin sözlük anlamı
- çenen tutulsun! kelimesinin sözlük anlamı
- çenesi açılmak kelimesinin sözlük anlamı
- çenesi atmak kelimesinin sözlük anlamı
- çenesi durmamak kelimesinin sözlük anlamı
- çenesi düşmek kelimesinin sözlük anlamı
- çenesi kilitlenmek kelimesinin sözlük anlamı
- çenesi oynamak kelimesinin sözlük anlamı
- çenesini açmak kelimesinin sözlük anlamı
- çenesini açtırmak kelimesinin sözlük anlamı
- çenesini bağlamak kelimesinin sözlük anlamı
- çenesini bıçak açmamak kelimesinin sözlük anlamı
- çenesini dağıtmak kelimesinin sözlük anlamı
- çenesini kapatmak kelimesinin sözlük anlamı
- çenesini tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- çenesine vurmak kelimesinin sözlük anlamı
- çenesinin bağı çözülmek kelimesinin sözlük anlamı
- çene yarışına girmek kelimesinin sözlük anlamı
- çengel atmak kelimesinin sözlük anlamı
- çengel takmak kelimesinin sözlük anlamı
- çengi ölüsü çalgı (veya daire veya tef) ile kalkar kelimesinin sözlük anlamı
- çentik açmak kelimesinin sözlük anlamı
- çentik atmak kelimesinin sözlük anlamı
- çeper çekmek kelimesinin sözlük anlamı
- çerçi başındakini satar kelimesinin sözlük anlamı
- çerçi kızı boncuğa âşıktır kelimesinin sözlük anlamı
- çerez gibi gelmek kelimesinin sözlük anlamı
- çerez gibi yemek kelimesinin sözlük anlamı
- çerez gibi kelimesinin sözlük anlamı
- çeşmeye gitse çeşme kuruyacak kelimesinin sözlük anlamı
- çeşni katmak kelimesinin sözlük anlamı
- çeşni tutmak kelimesinin sözlük anlamı
- çeşnisine bakmak kelimesinin sözlük anlamı
- çetele çekmek (veya tutmak) kelimesinin sözlük anlamı
- çeteleye dönmek kelimesinin sözlük anlamı
- çekişilmeyince pekişilmez kelimesinin sözlük anlamı
- çobansız koyunu kurt kapar kelimesinin sözlük anlamı
- cadı kazanı gibi kaynamak kelimesinin sözlük anlamı
- ce demeye mi geldin? kelimesinin sözlük anlamı
- çiğ çiğ yemek kelimesinin sözlük anlamı
- cankulağı ile dinlemek kelimesinin sözlük anlamı
- çıfıtlık etmek kelimesinin sözlük anlamı
- cillop gibi kelimesinin sözlük anlamı
- can simidi olmak kelimesinin sözlük anlamı
- çemişlik etmek kelimesinin sözlük anlamı
- çisen çisen yağmak kelimesinin sözlük anlamı
- çıkıntılık etmek kelimesinin sözlük anlamı
Yukarı